A PARTİ
Emin AYYILDIZ
Köşe Yazarı
Emin AYYILDIZ
 

Sarıyer Belediyesi'nin Yerel Basın'a yönelik tutumu!

Yerel gazeteler, bir toplumun nabzını tutan, halkın sesini yansıtan en önemli iletişim araçlarından biridir. Sarıyer gibi büyük ve dinamik bir ilçede, bu tür yayınlar yerel yönetimle halk arasındaki iletişimi güçlendirmek ve kamuoyunu bilgilendirmek adına kritik bir rol oynar. Ancak, son dönemde Sarıyer Belediyesi'nin yerel basına yönelik tutumu, bu ilkenin tersine işlediğini gözler önüne seriyor.   Bazı yerel gazetelerin, belediyenin siyasi çıkarlarına uygun olarak kayırıldığı, diğerlerinin ise adeta cezalandırıldığı bir düzen oluşmuş durumda. Bu ayrımcılık, gazetecilik ilkelerine ve halkın haber alma özgürlüğüne büyük bir darbe vuruyor. Tarafsız olması gereken belediye kaynaklarının belirli yayınlara akıtılması, diğer gazetelerin ise görmezden gelinmesi, yerel medyanın dengelerini altüst ediyor.   Bu durumun sonuçları çok ciddi. Öncelikle, halkın tarafsız bilgiye ulaşma hakkı ihlal ediliyor. Yerel medya, belediyenin bir propaganda aracı haline geldiğinde, halkın gerçekleri öğrenmesi mümkün olabilir mi? İkincisi, bu yaklaşım, bağımsız gazetecilerin susturulmasına ve sadece mevcut yönetimin hoşuna gidecek haberlerin yapılmasına neden oluyor. Bu, eleştirel düşüncenin ve hesap verebilirliğin temel taşı olan özgür basını baltalayan bir durumdur.   Peki, bu süreci nasıl değiştirebiliriz? Öncelikle, yerel yönetimlere; halkın kaynaklarını eşit ve adil bir şekilde dağıtması gerektiğini hatırlatmak gerekiyor. Kamu bütçesinden finanse edilen ilan ve reklam gelirlerinin, sadece belirli bir ideolojiyi savunan gazetelere değil, tüm yerel basına eşit şekilde dağıtılması şarttır. Ayrıca, halk olarak yerel basın üzerindeki bu baskıyı fark etmeli ve tepki göstermeliyiz. Gazetecilerin özgürce çalışabileceği bir ortam talep etmek, sadece medya çalışanlarının değil, tüm toplumun sorumluluğudur.   Sarıyer gibi köklü bir ilçenin, adil, şeffaf ve özgür bir basınla temsil edilmesi gerekiyor. Yerel gazeteler, halkın sesini yansıtan bir ayna olmalı; belli çıkar gruplarının manipülasyon aracı değil. Halkın haber alma hakkı, basının özgürlüğü ve yerel demokrasinin sağlığı için bu adaletsiz düzene karşı çıkmalıyız.   Unutmayalım, basını özgür olmayan bir toplumun, gerçeklere ulaşması da mümkün değildir. Özgür bir basın için sesimizi yükseltmek, Sarıyer’in geleceğine yapılan bir yatırımdır.    
Ekleme Tarihi: 10 Ocak 2025 - Cuma

Sarıyer Belediyesi'nin Yerel Basın'a yönelik tutumu!

Yerel gazeteler, bir toplumun nabzını tutan, halkın sesini yansıtan en önemli iletişim araçlarından biridir. Sarıyer gibi büyük ve dinamik bir ilçede, bu tür yayınlar yerel yönetimle halk arasındaki iletişimi güçlendirmek ve kamuoyunu bilgilendirmek adına kritik bir rol oynar. Ancak, son dönemde Sarıyer Belediyesi'nin yerel basına yönelik tutumu, bu ilkenin tersine işlediğini gözler önüne seriyor.

 

Bazı yerel gazetelerin, belediyenin siyasi çıkarlarına uygun olarak kayırıldığı, diğerlerinin ise adeta cezalandırıldığı bir düzen oluşmuş durumda. Bu ayrımcılık, gazetecilik ilkelerine ve halkın haber alma özgürlüğüne büyük bir darbe vuruyor. Tarafsız olması gereken belediye kaynaklarının belirli yayınlara akıtılması, diğer gazetelerin ise görmezden gelinmesi, yerel medyanın dengelerini altüst ediyor.

 

Bu durumun sonuçları çok ciddi. Öncelikle, halkın tarafsız bilgiye ulaşma hakkı ihlal ediliyor. Yerel medya, belediyenin bir propaganda aracı haline geldiğinde, halkın gerçekleri öğrenmesi mümkün olabilir mi? İkincisi, bu yaklaşım, bağımsız gazetecilerin susturulmasına ve sadece mevcut yönetimin hoşuna gidecek haberlerin yapılmasına neden oluyor. Bu, eleştirel düşüncenin ve hesap verebilirliğin temel taşı olan özgür basını baltalayan bir durumdur.

 

Peki, bu süreci nasıl değiştirebiliriz? Öncelikle, yerel yönetimlere; halkın kaynaklarını eşit ve adil bir şekilde dağıtması gerektiğini hatırlatmak gerekiyor. Kamu bütçesinden finanse edilen ilan ve reklam gelirlerinin, sadece belirli bir ideolojiyi savunan gazetelere değil, tüm yerel basına eşit şekilde dağıtılması şarttır. Ayrıca, halk olarak yerel basın üzerindeki bu baskıyı fark etmeli ve tepki göstermeliyiz. Gazetecilerin özgürce çalışabileceği bir ortam talep etmek, sadece medya çalışanlarının değil, tüm toplumun sorumluluğudur.

 

Sarıyer gibi köklü bir ilçenin, adil, şeffaf ve özgür bir basınla temsil edilmesi gerekiyor. Yerel gazeteler, halkın sesini yansıtan bir ayna olmalı; belli çıkar gruplarının manipülasyon aracı değil. Halkın haber alma hakkı, basının özgürlüğü ve yerel demokrasinin sağlığı için bu adaletsiz düzene karşı çıkmalıyız.

 

Unutmayalım, basını özgür olmayan bir toplumun, gerçeklere ulaşması da mümkün değildir. Özgür bir basın için sesimizi yükseltmek, Sarıyer’in geleceğine yapılan bir yatırımdır.

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve martigazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.