'Ne Mutlu Türküm Diyene' gibi yazılar silinmeli!
Seçimler yaklaşırken ittifaklar çalışmalarına devam ediyor. Son olarak AKP'nin destek beklediği HÜDAPAR'ın parti programında yer alan ifadeler ile Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz'ın 2013'teki açıklamaları gündem oldu. Devlet Bahçeli'nin, parti programında "Ne mutlu Türk'üm diyene" yazısının silinmesini, Kürtçe'nin ikinci resmi dil olarak eğitim programına katılmasını isteyen ve "Türklük" ifadesinin "ırkçı" bir ifade olduğunu iddia eden HÜDAPAR hakkında ne diyeceği merak konusu oldu.
HÜDAPAR'dan yapılan açıklamada sürecin devam ettiğini ve olumlu bir şekilde ilerlediğini belirtilirken gözler Cumhur İttifakı ortağı MHP'ye çevrildi. Çünkü, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin pek de hoşuna gitmeyecek ifadeler HÜDAPAR'ın parti programında ve partililerin açıklamalarında yer alıyor.
HÜDAPAR "NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE" YAZISININ SİLİNMESİNİ İSTİYOR
HÜDAPAR'ın parti programında 3. bölümdeki "Devletin Yapılanması, Amacı ve Görevleri" başlığında dikkat çeken şu ifadeler bulunuyor:
"Kürtçe, Türkçe ile beraber ikinci resmi dil olarak kabul edilmeli, Kürtçe aynı zamanda eğitim dili olmalıdır. Yeterli talep olması halinde anadili farklı olan diğer vatandaşların da kendi dillerinde eğitim alabilmelerinin önü açılmalıdır.
İlköğretim öğrencilerine okutulan, ırkçılık kokan 'Andımız' ve benzeri metinler kaldırılmalıdır. Muhtelif yerlerde yazılan 'Ne Mutlu Türküm Diyene' gibi yazılar silinmeli, "Bir Türk dünyaya bedeldir." şeklindeki ırkçı söylemlere son verilmelidir.
Zulüm ve ayrımcılık uygulamış olan tarihi şahsiyetlerin isimlerini taşıyan okul, kışla, cadde, sokak ve benzeri yerlerin isimleri derhal değiştirilmelidir.
Başta vatandaşlık tanımı olmak üzere, anayasa ve sistemin bütün resmi literatürüne hâkim olan Türklük esaslı dışlayıcı ve ayrımcı söylem terk edilmelidir."
Öte yandan HÜDAPAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz'ın 2013'teki açıklamaları da sosyal medyada hatırlatıldı. Yılmaz şu ifadeleri kullanmıştı:
"Halkının yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede, halkın inancını yaşaması engelleniyorsa, faşizan ve ırkçı söylemler ve uygulamalar devam ediyorsa, halen dağlara, taşlara "Ne Mutlu Türküm Diyene" ve "Bir Türk Dünyaya Bedeldir" gibi ırkçı yazılar yazılıyorsa, okullarda okutulan andlarda çocuklarımızın varlığı “Türk varlığına armağan ve kurban" ediliyorsa, bu ülkede Türk olmayanların hakkı, Türklere hizmetçi ve köle olmaktır anlayışı halen devam ediyorsa, değişimden, toplumsal barıştan, kardeşlikten söz edilemez.
Toplumsal barışın ve kardeşliğin tesis edilebilmesi için, ülkedeki tüm sorunların kaynağı olan Ulus Devlet Projesi sonlandırılmalı ve tarihin çöplüğüne atılmalıdır.” (Yeniçağ)