Aksakal: Yardım isteyenlerin mesajları goygoylarınız arasında kaybolup gidiyor
Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal açıklamasında;
“Dün sabaha karşı 04.17’de tarihimizde ender rastlanan bir doğal afetle karşı karşıya kaldık.
Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki ana deprem ve ardından yaşanan onlarca artçı sarsıntıyla on binlerce canımız göçük altında kaldı.
Manzarayı tarifleyebilmek için kelime dağarcığımın yetmediğini belirtmek isterim. Yitip giden canlarımız var, beton yığınları altında kurtarılabilmeyi umut eden ve bekleyen canlarımız var.
Sözün bittiği yerdeyiz.
Öncelikle bu felakette yaşamını yitiren yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yüce milletimize başsağlığı diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar, sağ kurtulan ve kurtarılmayı bekleyen kardeşlerimize sabır, metanet ve tabii ki şans diliyorum. Allah yardımcımız olsun.
Değerli arkadaşlarım,
Cumhuriyet tarihinin en büyük deprem felaketini yaşıyoruz. Bu gibi olaylar karşısında yapılması gereken şey, öncelikle ulusça birlik ve beraberliğimizin ortaya konulmasını sağlamak olmalıdır.
Devlete, yerel yönetimlere, konularının uzmanı yardım ekiplerine yönelik en küçük dozda dahi olsa eleştirel yaklaşım ilk önce bu görevleri yapmaya gayret eden görevlilerin moral gücünü zayıflatır ve çalışma şevkini kırar.
Bu büyüklükteki bir felaket yaşandıktan sonra yapılabilecekler hepimizin gayet iyi bildiği gibi ancak güçlü bir dayanışmayla en üst derecede başarıya ulaşabilir.
Sosyal medyada paylaşılanları hakikaten ibretle izliyorum. Herkes, özellikle kendisini göstermeye çalışan siyasetçi, gazeteci, sanatçı, akademisyenlere sesleniyorum:
Göçük altında yardım isteyenlerin mesajları sizlerin goygoylarınız arasında kaybolup gidiyor. Hiç olmazsa bugün bu huyunuzdan vazgeçin!
Kabul edelim ki milletçe büyük bir badirenin tam da ortasındayız.
Canını dişine takmış, bir taraftan canlara ulaşmaya çalışan, bir taraftan da kışın zorlu şartlarında bütün gücünü ortaya koyan görevlilerin kurtarma çalışmalarını saygıyla ve sükûnetle takip etmeliyiz.
Devleti suçlayarak, yaşananları siyasetin malzemesi haline getirerek en büyük yanlışı ve kötülüğü yaptığınızın farkına varmanızı isterim.
Esasen fiili olarak yapabileceği hiçbir şey yokken deprem bölgesindeki sokaklarda kuru kalabalık yaparak, yakınlarının, komşularının kurtarılmasını umutla bekleyen insanların duygularını, kendi siyasi amaçları uğruna sosyal medya aracılığıyla yayın yaparak istismar edenler bilmelidir ki bu yöntemler ters teper.
Demokratik Sol Parti olarak başta İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Sinop İl Örgütlerimiz olmak üzere gücümüzün yettiği oranda yardım malzemelerini toplayıp ilgili kuruluşlar aracılığıyla depremzedelere ulaştırılmasına gayret ediyoruz.
Buradan tüm partililerimize, tüm Demokratik Solcu arkadaşlarıma ve bizi gören herkese çağrımız şudur;
· Bulunduğumuz yerdeki en yakın Kızılay Kan Merkezi’ne giderek kan verelim. Bütün üyelerimizi kan vermeye sevk edelim.
· Resmi kurumların yönlendirmelerine göre hareket ederek gönüllü olarak verilen çalışmalarda yer alalım.
· Isınma ve giyecek ihtiyaçlarına katkı koymak amacıyla temiz ve kullanılabilecek özellikte eşyalarımızın yanında genel tüketim ihtiyaçlarına yönelik malzemeleri de örgüt binalarımızda toplayıp şehrimizdeki ilgili kurumlarla 168 çağrı merkezini arayarak topladığımız eşyaları teslim edelim.
Yaşanan felaketin, kışın belki de en etkili başlangıcında dondurucu soğuklarla birlikte, insanlar henüz uykudayken meydana gelmesi elbette durumun daha da kötüleşmesinde en önemli faktörlerin başında gelmektedir.
Felaketin sonuçları itibariyle taşınması güç duyguları beraberinde getirdiği tartışmasızdır. Ulusça el ele olalım, hiç olmazsa şu an kimse kimseden yakınmasın.
Evet, birlik olalım ama deprem ülkesinde yaşadığımızı unutmadan ve bugünden başlayarak bundan sonrası için tedbir alınmalıdır.
Yağmacılara dikkat edilmeli, gerekli önlemler iç güvenlik güçlerimizce zaman geçirmeden alınmalıdır.
Bölgedeki olumsuzluklardan yararlanmaya çalışan kötü niyetli insanlar mutlaka güvenlik güçlerine bildirilmelidir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyüktür, güçlüdür, her türlü felaketi geçmişte de yaşadığı için tecrübelidir. Önce kendimize ve devletimize, sonra inanç değerlerimize olan güvenimizi güçlü tutmak durumundayız.
Yaşadığımız acının ve duygunun tarifi imkânsız, hayatını kaybeden yurttaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, yaralı olarak kurtarılanlara acil şifalar, sağ kalanlara sabır, metanet ve başsağlığı diliyorum.
7 gün ulusal yastayız. Devletimiz ve milletimiz sağ olsun, Allah hiçbir millete ve insanlık âlemine bir daha böyle felâketler yaşatmasın.
Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, enkaz kaldırma ve can kurtarma çalışmalarında emek sarf eden tüm devlet görevlilerine, Sivil Toplum
Kuruluşlarına ve cefakâr mensuplarına, ekip ve ekipmanlarıyla çalışmalarda yer alan sivil yurttaşlarımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum.
Allah hepimizin yardımcısı olsun.” şeklinde konuştu.